26 Mart 2011 Cumartesi

Yalan

Ne kötüdür insanin "iyilike" inancini kayip etmesi.

Hem kötü hemde kolaydir cünkü her insan icin hayatdaki iyilikin veya güvenin, yada herne ad verirseniz o seye, kayip olmasi bu kavramlari özlestirdiginiz birisinin veya takimin veya herhangi birseyin hakkinda aklinizin ucundan gecmiyecegi seyler duymanizla baglidir.

Aslinda gayet olabilecek seylerdir duyacaklariniz ama o kisi üzerine duydunuzmu size cok sacma gelir, nasil olabilirki halbiki birisi size moruk bunu kim yapmiyoki dediginde akliniza gelen ilk kisi odur, artik oda yoksa baskalarina nasil güvenebilirsinizki cünkü en cok güvendiniz kisiden bile bunlari duymussunuzdur baskalari kim bilir neler yapar.

Inandigim hersey yalanmiydi diye bir espiri vardir ya hep yapariz. Sanki bu söz intikam aliyomus gibi yillardir sakasini yaptiniz bakin gercek olunca kim gülüyo dermis gibi. 

Bir garip korku oluyo insanin icinde anlam veremiyo, cünkü tamda herseyi gördüm dediginiz anda oluyo böyle seyler ve aslinda daha hicbirsey görmediginizi, daha hicbirsey yasamadiginizi anliyosunuz.

Kafesde büyüyen bir havyanin birden dogaya birakilmasi gibi oluyo kendinizi gördügünüz herseyden üstün saniyosunuz hepsiyle bas edebilirim saniyosunuz ki tamda ozaman dogaya birakiyolar sizi ve aslinda alisilmisin disindaki hicbirseye hazir olmadiginizi anliyosunuz.

Belkide ben abartiyorum olayin sicakliyla belkide az bile dediklerim.

Bu yazinin sonuna hangi müziki ekliyeceyimin hakkinda pek fazla düsünmedim bunun sonuna gidecek zaten tek bir müzik var oda büyük Ustanin telinden gelsin sizlere.







16 Mart 2011 Çarşamba

Yerse...?

Efendim herkeze selamlar yazmayali baya oldu zaten yazsamda senden baskasi okumuyo.

Senmi ?

Evet sen bu blog sirf sen okuyasin diye hazirlanmisdir cünkü secilmis kisi sensin, bloglara erisimi digitürk kendi kafasina göremi yasaklatdirdi saniyosun hayir bendim o.

Saka bi yana harbi bendim. Oh söyledim icim rahatladi.

Neyse bunu gecelimde ben gecen yasadigim bi olayda birseyi fark etdim.

Eger birisine uyuzsaniz icden ice gicik oluyosaniz, bu durumdan rahatlamanin en güzel yolu, gicik oldugunuzu bile bile telefonda "moruk takiliyoruz sende gel gezeriz" diyerek gicik oldugunuz kisiyi gezmeye cagiran dostlar sayesinde onunla bulusup, o malum kisiyle beraber gene o kisi üzerine lafin beline vurmakmis.

Cünkü bu durumdan dogabilecek 2 sonuc vardir:

1.) O kisi aslinda okadarda gicik deyildir lafa katilir, mütis bir arkadaslik dogar ve el ele gün batimina dogru cicekli bir yolda yürüyo bulursunuz kendinizi yeni edindiniz arkadasinizla.

2.) Icinizde neler varsa dökersiniz ardi ardina ince laflar sayarsiniz, malum kisiye inci boncuk düzdürürsünüz.

Genellikle 2. durum ortaya cikar ve ne yalan söyleyim en keyifliside odur yani insan saati geri alsamda bidaha dizsem laflari diyesi geliyo.

Eveeeet bugünlükde blogdan bukadar mutlulukla kalin, sevgiyle kalin, dertler benim cile benim hayat sizin sizin olsun, cok tesekkürler. (tabiki yersen)